Nijer’de 26 Temmuz’da Devlet Başkanı Mohamed Bazoum’un Başkanlık Sarayı’nda Muhafız Alayı tarafından alıkonduğu ifade edilmiş, 27 Temmuz’da ise muhafız askerleri yönetime el konduğunu açıklamıştı.
Fransa’nın darbenin ardından Nijer’e yönelik tüm kalkınma yardımlarını ve bütçe desteğini askıya almasının ardından Fransa’nın Niamey Büyükelçiliği önünde protestolar başlamıştı. Fransa, protestoların ardından Nijer’de tahliye işlemlerine başlanacağını duyurdu. Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Tahliye çok hızlı bir şekilde gerçekleştirilecek” denildi. Ancak Bakanlık, tahliye işlemlerinin detaylarını açıklamadı.
Fransa’nın darbenin ardından Nijer’e yönelik mali yardımı kesmesi protestoların da fitilini ateşlemişti. Binlerce cunta destekçisi Nijerli, 30 Temmuz’da Fransa Büyükelçiliği önünde toplanarak protesto gösterilerine başlamıştı.
Pazar günü yapılan eylemde ise Fransa’nın Niamey Büyükelçiliği önünde toplanan göstericiler Fransa bayraklarını ateşe vermişti. Göstericilerin, Nijer bayraklarının yanı sıra Rus bayrağı taşımaları da dikkat çekerken, büyükelçiliklerden eylemcilere gaz sıkıldığı ve 6 kişinin yaralandığı iddia edilmişti.
Öte yandan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS), Nijerya’nın başkenti Abuja’da 30 Temmuz’da yaptığı olağanüstü toplantının ardından Nijer’deki cunta yönetimine ültimatom vererek, Nijer’in devrik lideri Devlet Başkanı Muhammed Bazoum’un 1 hafta içinde yeniden göreve getirilmemesi halinde askeri müdahale tehdidinde bulunmuştu.
Tüm bu gelişmelerin ardından Nijer’de yönetime el koyan askeri cunta, Fransa ile Nijer Dışişleri Bakanı Hassoumi Massoudou’nun, devrik lider Mohamed Bazoum’un serbest bırakılmasını sağlamak için Fransa ile Nijer Devlet Başkanlığı Sarayı’nın bombalanmasına yetki veren bir belge imzalandığını iddia etmişti.
