KOCAELİ (İGFA) – 29 Ocak 1988 ve 1990 tarihlerinde Batı Trakya bölgesinde yaşanan şiddet olaylarında fanatik milliyetçilerin saldırılarında zarar gören Türkler, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Batı Trakya Türkleri İzmit Şubesi tarafından düzenlenen 29 Ocak Milli Direniş Günü Programı ile anıldı.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ve İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa’nın da katıldığı program İzmit Antikkapı Salonunda başladı. Burada yapılan protokol konuşmaları sonrasında tüm katılımcılar, Cumhuriyet Bulvarı güzergahını takip ederek Fevziye Camii yanında bulunan Milli Kimlik ve Direniş Anıtına yürüdü. Burada 29 Ocak 1990 tarihinde gerçekleşen olaylar anılarak, anıta karanfil bırakıldı.
29 Ocak Milli Direniş Günü Programına Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği İzmit Şube Başkanı Yüksel Öztürk, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Şahin Talus, MHP Kocaeli İl Başkanı Murat Nuri Demirbaş, BBP İl Koordinatörü Metehan Küpçü, DSP İl Başkanı Halim Dedeoğlu, Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü, Batı Trakya Türklerinin hakları için yoğun mücadele etmiş Merhum Dr. Sadık Ahmet’in eşi Işık Ahmet ve kızı Funda Ahmet, Batı Trakya Türkleri Derneklerinin yöneticileri, basın mensupları ve vatandaşlar katıldı.
“KİM OLDUĞUMUZU UNUTURSAK ANADOLU’DA VE BATI TRAKYA’DA AYAKTA KALMA ŞANSIMIZ YOK”
29 Ocak’ın ne anlama geldiğini hem Işık Ahmet’in hem de İskeçe Müftüsü tarafından çok güzel izah edildiğini ifade eden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, “Unutmamak gerekiyor, unutturmamak gerekiyor ve sürekli hatırlatmak gerekiyor. Az önce değerli müftüm o önemli isimleri saydı. Allah, bir daha kimsenin başına getirmesin ama öyle bir şey olursa ben biliyorum ve inanıyorum ki aramızdan birçok kardeşimiz o isimlerden birisi olmaya namzettir, adaydır. Bu dava asla vazgeçilecek bir dava değildir. Ama ta eskilerden bize seslenen ve sözü, zamanla mekanla etkilenmeyen bir büyüğümüz var Şeyh Edebali Hazretleri. Şeyh Edebali Hazretlerinin çok güzel bir sözü var. ‘Geçmişi olmayanın geleceği yoktur’. Dolayısı ile geçmişte olup bitenleri hatırlamak bir tarih şuuruna sahip olmak, geçmişte yapılanları, geçmişte o şeyleri yapanları, bayraklaşmış kimlikleri bilmek, hatırlamak, anmak bizim aslında geleceğimizin de teminatıdır. Orada ne olduğunu unutursak, olup bitenlerin sebebini hatırlamaz olursa nesillerimiz, çocuklarımız bunu bilmez olursa yarın bu coğrafyalarda tutunma imkan ve ihtimalimiz kalmaz. Bu kadar basit. Mevzunun özünde bu var. Asıl olan şuur bu, aklımızda kalması gereken bu. Kimliğimizi unuttuğumuzda, kim olduğumuzu unuttuğumuzda, bizim ne Anadolu’da ne Batı Trakya’da ne Balkanların diğer coğrafyasında ayakta kalma şansımız yok” dedi.
29 OCAK’IN MİLLİ DİRENİŞ GÜNÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Yargı makamlarının 1987 yılı Kasım ayında aldığı “Batı Trakya’da Türk yoktur” kararı protesto etmek için 29 Ocak 1988 tarihinde, Cuma namazı çıkışı Gümülcine’de düzenlenen yürüyüşte Türk’lere karşı kolluk kuvvetleri tarafından şiddet uygulandı. Yaşanan bu olaylardan iki yıl sonra 29 Ocak 1990 tarihinde, bölgede yaşayan Türkler, iki yıl önce gerçekleşen bu olayları anmak için bir mevlit programı yapma kararı aldı. Devlet makamları ve fanatik milliyetçiler tarafından yapılan kışkırtmalar neticesinde, Batı Trakya’da yaşayan Türklere karşı taşlı sopalı saldırılar, Türk kahvehane ve dükkanlara yağmalar gerçekleştirilmiştir. Yaşanan olaylar sonrasında 29 Ocak, bir Milli Direniş Günü olarak her yıl düzenlenen programlarla olaylarda zarar gören Türkler anılır.