(İSTANBUL) – Esenyurt Kadın Platformu’nun düzenlediği etkinliğe katılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “Kadın söz konusu olduğunda Türkiye’de bir devekuşu politikası yürütülüyor. Özellikle temsil meselesinde bu adaletsizliği gidermemiz lazım. Temsilde adaletin sağlanması, kadının bu çerçeve içerisinde önemli bir yol almasını sağlayacak” diye konuştu.
Başkan Özer, Esenyurt Kadın Platformu’nun düzenlediği “Esenyurt’ta Kadının Yeri” başlıklı etkinliğe katıldı. Programda hayat yükünün büyük kısmının kadınların omzunda olduğunu belirten Özer, özellikle temsil meselesindeki adaletsizliğin derhal giderilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Nene Hatun Kültür Merkezi’nde gerçekleşen programda söz alan Özer, şunları kaydetti:
“İnsanlar, sözde hep yüceltir kadını. Kadın söz konusu olduğunda Türkiye’de bir devekuşu politikası yürütülüyor. Daha eğitim döneminde iki ahlaklı bir yapı ortaya çıkarıyoruz. Bir kitaplarda yazılan sözlere dökülen bir ahlak var bir de pratikte işleyen, hayata hükmeden bir ahlak, bir pratik var. İkisi arasında derin bir uçurum var. Bu hayatın diğer alanlarına da yansıyor. Dolayısıyla bu iki başlılığı bir türlü eşleştiremediğimiz için da yol alamıyoruz. İnsanı bu anlamda inşa eden şey eğitimdir. Kadının kalkınma sürecinin içinde yer alması lazım. Okulda, üniversitede, iş hayatında, belediyede, seçimde, her yerde hak ettiği yeri bulması lazım. Kadın bir işe sarıldığı zaman, kafasına koyduğunu yapabilir. Bu çerçeve içerisinde kadın üretime de büyük katkıda bulunabilir. Baktığımız zaman hayatın yükünün büyük kısmı onların omuzlarında, karnında, beyninde, elinde, emeğindedir. Bunu gördüğümüz halde görmezden geliyoruz. Özellikle temsil meselesinde bu adaletsizliği gidermemiz lazım. Temsilde adaletin sağlanması, kadının bu çerçeve içerisinde önemli bir yol almasını sağlayacak.
Göreve geldiğimiz üç ay içerisinde beş yüz beş kadın arkadaşımızı istihdam ettik. Bu çok önemli bir başarı. Bu anlamda kadınların hayatın her alanında olmasını çok önemsiyorum. Kadınların; eğitimden sağlığa, üretimden yönetime her alanda olmaları gerekir. Çünkü güçlü bir toplum ancak güçlü kadınlarla mümkün olabilir. Kadın isterse her şeyi en iyi şekilde yapar. Bu düşüncelerimi hayata geçirmek için elimden geleni yapmak istiyorum. Onun için de kadın kooperatifleri kurulsun ve ben de yardımcı olayım. Kadınlarla ilgili sanat faaliyetlerini ise ayrıca destekliyorum. Kadınlar, belediyeyi kendi evleri gibi kullansın. Örneğin belediyenin uygun alanlarında kokteyller, toplantılar, tiyatrolar, buluşmalar, imza günleri, konferanslar yaparak o alanları ortak yaşam alanları haline getirsinler. Biz de belediye olarak hayatı kolaylaştırmak için sizin yollarınızı yapalım, park bahçe yapalım, temizlik yapalım, kreşler açalım. Biz sözümüzü hizmet yoluyla söylemeye devam edeceğiz. Siz de bize yardımcı olun, destekleyin, çalışmalarınızı anlatın, eksikleriniz, problemleriniz varsa iletin. Hep beraber bu şehri yaşanılası bir şehir haline getirelim.”?